29 Eylül 2007 Cumartesi

Kızım

Muhallebisini yedikten sonra doymayan kızım şimdi de önlüğünü yiyor.

Oda takımı


Bir arkadaşımdan örneğini çıkartmıştım. Yarım kalan işlerden biri :D

28 Eylül 2007 Cuma

Kırmızı Biber Turşusu


Yengemde geçen sene yediğim turşu çok hoşuma gitmişti. Bu sene tarifini alıp bende yaptım. Hemen fotograflayıp sizlerle paylaşmak istedim.

1 kg. sirke
1 çay bardağı sıvıyağ
1 su bardağı su tencereye koyup kaynatılır. Bibelerin içleri temizlenip kaynayan suda hafif yumuşayıncaya kadar tutulur. Bir süzgece çıkartılır. 1/2 saat kadar bekletildikten sonra kaba 1 sıra biber, 1-2 diş sarımsak, biraz maydanoz şeklinde kat kat dizilir. Tencere de kalan sirkeli su soğuyunca biberlerin üzerine dökülürek ağzı kapatılır. Afiyet olsun...

27 Eylül 2007 Perşembe

Daha fazla lösemili yavrumuz ölmesin!




Herkesi bi konuda duyarliliga davet ediyorum, lütfen bunu tanidiginiz herkisiye anlatin, mail olarak yollayin. Bugün Bu cocuklarin bu ailelerin basina gelen yarin bizim basimiza gelebilir.Ilk Hedef 5 000 000 tika ulasmakti , 5 000 000 tika ulastik ama bazi insanlar üc maymunu oynamaktan vazgecmedi.lütfen sizde katilin, mümkün oldugu kadar sIk tiklayin sayaci.http://www.losev.org.tr/kent/olmesinler.aspInsallah bu güzelim projeyi hayata gecirmek icin cabalayan güzelim abilerimin ablalarimin yollarina tas koyan insanlar insafa gelir ve bu proje en kisa zamanda tamamlanir. Bu cocuklarin ölümüne neden olan, ve daha fazla cocugun ölmesini göze alan insanlar geceleri yataga yattiklarinda baslarini huzurlu bir sekilde yastiga koyabiliyorlarmi acaba??Ac degiliz, acikta degiliz, saglikli cocuklarimiz, sicacik evimiz var. Daha ne istiyebiliriz ki?Benim istedigim herkesin duyarli olmasi, herkesin elinde olani paylasabilmesi. Bugün o hasta cocuklarin basina gelen, yarin bizim basimiza gelebilir düsüncesi ile hareket edilmesi.

Görme Engelliler için Kitap Seslendirmek

Sitenin ve arkasında hızla büyüyen grubun tek amacı var: GÖRME ENGELLİLERİNE KİTAP SESLENDİRMEK...Baştan sona gönüllü bir çalışma... İlle de çocuk kitabI olması gerekmiyor. Kendi okuyacağınız bir kitabI da hem okuyup,hem seslendirebilirsiniz.Yapacağınız tek şey siteye girip, arama motorundan kontrol edip,eğer o güne kadar seslendirilmediyseseçtiğiniz kitabi gruba bildirip ise başlamak. Sure size bağlı, ister 2 ay, ister 6 ay sürebilir, yeter ki yapın. Nasıl seslendireceğinize ilişkin bilgilersitede var...Sitenin adresi: http://www.seslikitapgonulluleri.com/ Hemen, hiç vakit kaybetmeden bu güzel çalışmaya siz de <> katilin.Seslendireceğimiz her kitap kim bilir kaç ta ne görme özürlü arkadaşımızınufkunu açacaktır... Ve tabii siz de üye olduktan sonra bu siteyi arkadaşlarınıza,tanıdıklarınıza, gruplarınıza tanıtın.Kazandığımız her gönüllünün katkısı onlarca, yüzlerce kişiye aydınlık yayacak...DESTEKLERİNİZ İÇİN ŞİMDİDEN TEŞEKKÜRLER..:

(alıntıdır)

Kare Örtü


Kare örtüyü birkaç tane örüp birleştirerek masa örtüsü de yapabilirsiniz.

Bohça köşesi


25 Eylül 2007 Salı




Sevgili arkadaşım Hülya' nın çeyizine ördüğüm oda takımının bir parçası. Güle güle kullan arkadaşım.

DİKKAT İLAÇ HAKKINDA

Bana gelen bir maili sizlere aynen iletiyorum arkadaşlar. Okuduğumda çok üzüldüm. İlaçların bilinçsiz bir şekilde alınması hayatımıza mal olabiliyor. Lütfen sizlerde sevdiklerinize gönderiniz.

Hepimizin başına gelebilecek acı bir olay APRANAX isimli ilaç ile ilgili... Vatandaşın biri, hafta sonu arkadaşının evine gidiyor. Çok başı ağrıdığından, arkadaşı ona bir Apranax veriyor. Vatandaş yutmadan önce ilacı ağzında çiğniyor, bir kaç dakika sonra şuurunukaybediyor. Çevresindekileri tanımamaya başlıyor. Apar toparhastaneye kaldırıyorlar ve orada anlaşılıyor ki sebep beyin kanaması. Nedeni ise, doktorların açıklamalarına göre ağrıkesicilerin özellikle Apranax ve türevlerinin çiğnenmesi ya daağızda bekletilmesi apranax, aprol, aprowell,naprosyn,napradol, kapnax, apraljin, aleve, synax, oprax (kısaca etken maddesi naproksen sodyum olanlar) çiğnenince etken madde beyne çok hızlı nüfuz ediyor ve ölümcül Sonuçlara yol açabiliyormuş.Aman dikkat.BENİM İÇİN ÖNEMLİSİNİZ, SENİN İÇİN ÖNEMLİ OLANLARA DA SİZ GÖNDERİRMİSİNİZ...

24 Eylül 2007 Pazartesi

Canım dedem.


Babannemi anmışken geçen gün dedemi anlamak haksızlık olur diye düşündüm. Bu resmini çokseviyorum onun. Nur içinde yatsın. Ben çikolata diye tuttururdum. Dedem kar kış demez gider alırdı. Torun sevgisi farklı oluyor herhalde. Bahar geldiğinde babannem dondurma yememi istemezdi. Dedemle parka diye çıkar koca bir külah dondurma alırdık. :) Ama her defasında da babannem anlardı. İkimizde iyi bir fırça yerdik...

Pıtırcık



Benim çok hoşuma giden bir model. Minik minik motifli olması biraz zahmet veriyor ama güzel duruyor.

22 Eylül 2007 Cumartesi

Bir anım

Dantellerin fotograflarını çekerken aklıma danteli nasıl öğrendiğim geldi. Rahmetli babannem elişi çok yapardı. Bende onların yanında büyüdüm. 6 yaşındaydım. Birgün tutturdum bende örmek istiyorum diye. Babannemde (seni çok özledim) orta boy bir orlon yumakla yün tığı verdi elime zincir çekmeyi öğretti. Ben sabırsız tabi. Hemen birşeyler öreceğim ya. Babannem bu yumak bitene kadar zincir çekeceksin dedi. Allahım kaç metre oldu zincir bilmiyorum:) Büyük bir sabırla bitirdim yumağı. Bu seferde sökmezmi onu. Sonra sırayla kutu ve dolgu yapmayı öğretti. Hatırladığım kadarıyla bayağı bir peçete örmüştüm.

Ama örgü örmeye geçişim daha komikti. Bir türlü haraşo öremiyorum. Kadıncağız kaç saat uğraştı bilmem artık. En sonunda beceriksiz dedi kalktı yanımdan. Sıkıldı tabi. :) O yanımdan kalkınca ben ilmeği ördüm.

Bundan da şu sonuç çıkıyor. Daha o zamanlarda belliymiş benim tığ işlerini örgüden daha çok sevdiğim ve becerikli olduğum.

Teşekkürler babanneciğim. Nur içinde yat.

İşte Mutfak Peçetem


Büyük uğraşlar sonunda :) bitirebildiğim mutfak peçetem. Hemen sizlerle paylaşmak istedim...

21 Eylül 2007 Cuma

Bugün iftarda ne yiyelim

Sabahtan beri düşünüp duruyorum ne yapayım iftara diye. En sonunda karar verdim.

Yayla çorbası
Şakşuka
Pilav

Belki sizlere de fikir verir.

Kış geliyor bebişlere hırka örelim




Yabancı bir sitede bulduğum bebek hırka modelleri. 2. ve 3. model çok hoşuma gitti ama nasıl yapıldığını anlayamadım. Malum örgüler konusunda çok iyi değilim. Bilen arkadaşlar varsa yapılışlarını yorumlara bırakabilirler.

20 Eylül 2007 Perşembe

Kolik Sancısı Olan Bebekler İçin

Canım arkadaşım Serpil' in oğluşunda bebekken kolik sancısı vardı. Arkadaşım doğru düzgün uyku uyuyamıyordu bu yüzden. Ona bir tanıdığı söylemiş bende buradan herkesle paylaşmak istedim. Denenmiş ve faydası görülmüş bir uygulama. Aktarlarda satılan acı elma yağı varmış. Küçük şişelerde satılıyormuş. Bunu serçe parmağınızla minicik bir damla alıp bebişin ayak tabanında çukur olan yere masaj yaparak sürüyorsunuz. Sonra ayaklarına çorap giydiriyorsunuz. Bşrazda karnına aynı şekilde masaj yapıyorsunuz. Yalnız ufak bir hatırlatma sakın çok sürmeyin çünkü yakıyormuş. Arkadaşımın anlattığı kadarıyla bunu uyguladıktan sonra rahatladım ve ağlaması azaldı diyor.

Bir de ben kızıma hergün banyodan sonra losyonuyla tüm vücuduna masaj yapıyorum. Özellikle gece uyku öncesi yaptırılan banyo ve masaj onun daha rahat uyumasını sağlıyor.

Minik Kızlara Tokalar



Minik kızlar için değişik renk renk tokalar. İnternette gezinirken yabancı bir sitede buldum. Çok hoşuma gitti. Benim kızıma da yapacağım ama maalesef saçsız bir bebiş o :) İleride inşallah...

19 Eylül 2007 Çarşamba

Deryalı günlerdeki şal

Arkadaşlar dün yayınlanan programda katlamalı yapılan şal modelini Nisanurla yarım yamalak izleyebildim. Yoğun araştırmalarım sonucunda sağolsun arkadaşımız Becerilerim (www.didems.blogcu.com) de resmini buldum. Bu arada arayanlara da duyurulur. Yalnız başlangıcını ve kenar kısmını kaçırdım. Didem yapılışını yazmış fakat bilgisayarın azizliğine uğramış. Üzüldüm bu arada belirteyim. Eğer yakalayabilen varsa yardımcı olursa sevinirim.

Merhaba arkadaşlar...


Uzun bir süredir bloğumla ilgilenemiyorum. Sıcaklar, Nisanur ve evişleri derken sonbahara geldik. Kızım ve evişleri günümü resmen işgal ediyor. İnanın günün 24 saati artık bana yetmiyor. Bu aralar havaların değişmesiyle nezleye de yakalandım. 3 gündür zor zahmet ayakta durmaya çalışıyorum.



Bu küçük yaramazlar büyüdükçe daha çok ilgi istiyorlar. Bu aralar çorbalara başladık. Doğal olarakta günlük yapılacaklara her hafta yeni bir şey ekleniyor.

Elişlerine gelince ancak Nisanur' u uyuturken elime alabiliyorum. Şimdi bir mutfak takımına başladım. İlk parçayı bitireyim öyle resmini koyacağım. Tabi bu kadar işle uğraşırken 1 günde bitecek parça 3 günde ancak yarıya kadar örülüyor. :)

Umarım bloğuma da fırsat ayırabilirim.